Dönüşüme yönelik marketing stratejilerimizle ziyaretçilerinizi müşteriye dönüştürelim.

E Ticarette Kullanılan Temel  KPI’lar: Nasıl Değerlendirilir ,Takip Edilir ? 

İçindekiler

1. E-Ticaretin Pusulası: KPI’ların Hayati Rolü ve Neden Ölçümlenmesi Gerekir


Dijital dünyanın hızla değişen rekabet koşulları içinde, bir işletmenin nerede durduğunu ve ne yöne gittiğini görebilmesinin yolu, performansını ölçmesinden geçer. Bu noktada devreye giren KPI’lar (Key Performance Indicators), yani Anahtar Performans Göstergeleri, işletmelerin stratejik ve operasyonel faaliyetlerini değerlendirmelerini sağlar. Özellikle e-ticaret alanında, hangi kampanyanın işe yaradığını, hangi ürünlerin daha çok ilgi gördüğünü, pazarlama harcamalarının geri dönüşünü veya müşteri memnuniyetinin hangi seviyede olduğunu görmek için KPI’lar kritik önemdedir.

Bir e-ticaret projesini büyütmek ya da yeni bir ürünü pazara sürmek isteyenlerin, “başarı” kavramını rakamlarla somutlaştırması gerekir. Örneğin, sadece “Çok satış yapıyorum” demek yerine “Aylık dönüşüm oranım %3, ortalama sipariş değerim 100 TL ve müşteri edinme maliyetim 40 TL” şeklinde ölçülebilir verilerle konuşmak, hem sorunların hem de fırsatların net görülmesini sağlar. KPI’lar, nerede başarı elde edildiğini, nerede iyileştirme gerektiğini ve hangi alanlara yatırım yapılması gerektiğini gösterir. Böylece doğru kanallara yoğunlaşmak, bütçeyi en verimli şekilde kullanmak ve işletmeyi sürdürülebilir kârlılığa taşımak mümkün olur.

Ayrıca KPI’lar, ekiplerin ortak bir hedef etrafında birleşmesine de yardımcı olur. Tüm pazarlama, satış ve ürün ekipleri, aynı metriklere odaklanarak işbirliği yapar. Bu da daha hızlı ve etkin karar almayı beraberinde getirir. İster küçük bir startup olun ister köklü bir firma, KPI’ların dijital pazarlama faaliyetlerinizin merkezinde yer alması, rekabet üstünlüğü elde etmenizde önemli bir adımdır. Doğru seçilmiş ve düzenli olarak takip edilen KPI’lar sayesinde, işletmenizin başarısını sayısal verilere dayalı bir temelde inşa edebilir, riskleri zamanında belirleyip fırsatları hızla değerlendirerek kalıcı büyümeyi sağlayabilirsiniz.

2 E Ticarette Kullanılan Temel  KPI’lar (Key Performance Indicators 


2.1. Conversion Rate (Dönüşüm Oranı)

Tanım:
Dönüşüm Oranı, sitenize gelen ziyaretçilerin ne kadarının istenen aksiyonu (genellikle satın alma) gerçekleştirdiğini gösterir. Temel olarak 100 ziyaretçiden kaçı müşteri oluyor? E-ticaret için en kritik metriklerden biridir, çünkü pazarlama çabalarının ve site optimizasyonunun nihai başarısını ölçer.

Formül:
Dönüşüm Oranı (%) = (Toplam Satış Sayısı / Toplam Ziyaretçi Sayısı) x 100

Örnek Hesaplama:
Diyelim ki bir ayda 10.000 ziyaretçi sitenize geldi ve bunların 200’ü satın alma gerçekleştirdi. Bu durumda:
Dönüşüm Oranı = (200 / 10.000) x 100 = %2


Online bir kitap mağazası (Shopify tabanlı olsun) düşünün: Bu mağaza çeşitli kategorilerde binlerce kitap satıyor. Dönüşüm oranınızı ölçerek, pazarlama kampanyalarınızın etkililiğini anlamaya çalışırsınız. Örneğin, Facebook reklamları ile ayda 10.000 ziyaretçi çekip, bunların 200 tanesi alışveriş yapıyorsa dönüşüm oranınız %2’dir. Bu oranı artırmak için ürün sayfalarınızı iyileştirebilir, ücretsiz kargo sınırını düşürebilir veya ödeme sayfasını basitleştirebilirsiniz.


Shopify kullandığınızı varsayalım: Shopify’ın yerleşik analitik ekranında toplam satışlarınızı ve ziyaretçi sayınızı görebilirsiniz. “Analytics” menüsünde “Conversion Funnel” gibi raporlar ziyaretçilerin nerede kaybolduğunu gösterir. WordPress tabanlı bir e-ticaret sitesi (WooCommerce) için Google Analytics veya Matomo gibi analiz araçlarını entegre ederek dönüşüm oranını kolayca ölçebilirsiniz.

Önemi ve İyileştirme:


Dönüşüm oranı, pazarlama ve optimizasyon çalışmalarınızın merkezindedir. Düşük oran, kullanıcı deneyiminde sorun olduğunu veya yanlış hedef kitleye ulaşmakta olduğunuzu gösterebilir. UX testleri, A/B testleri, hızlı ödeme seçenekleri, ilgi çekici ürün açıklamaları ve sosyal kanıt (müşteri yorumları) gibi yöntemlerle dönüşüm oranınızı artırabilirsiniz. Dönüşüm oranının yükselmesi doğrudan cironuzu ve kârlılığınızı artırarak büyümenize katkı sağlar.

2.2. Average Order Value (AOV – Ortalama Sipariş Değeri)

Tanım:
AOV, müşterilerinizin tek bir siparişte ortalama ne kadar harcadığını gösterir. Daha yüksek bir AOV, aynı sayıda müşteriden daha fazla gelir elde etmenizi sağlar. Cross-sell, upsell ve paket teklifleriyle bu metriği yükseltmek mümkündür.

Formül:
AOV = Toplam Gelir / Toplam Sipariş Sayısı

Örnek Hesaplama:
Bir ayda 1000 sipariş aldınız ve toplam geliriniz 50.000 TL olsun.
AOV = 50.000 TL / 1000 = 50 TL


Online kitap mağazanızda ortalama sipariş değeri 50 TL iken, her siparişte sadece bir kitap satıyorsunuz diyelim. Kullanıcılara sepette ikinci bir kitaba %10 indirim veya set halinde üç kitap alana ücretsiz kargo sunarsanız, müşteriler belki 70-80 TL değerinde sepet oluşturabilir. Bu sayede aynı trafikle daha yüksek gelir elde edersiniz.


Shopify yönetim panelinde “Sales by month” veya “Average order value” gibi raporlar mevcuttur. WooCommerce’te benzer şekilde raporlara erişebilir veya Google Analytics E-ticaret izleme kurulumuyla AOV’yi raporlarda görebilirsiniz. Bu sayede kampanya veya site düzenlemelerinizin AOV’ye etkisini izleyebilirsiniz.

Önemi ve İyileştirme:


AOV, maliyetleriniz sabitken kârlılığı artırmanın yollarından biridir. Eğer dönüşüm oranınızı yükseltmek zorsa, mevcut müşterilerinizin sepet değerini artırmaya odaklanabilirsiniz. Örneğin, “Benzer Kitaplar” önerileri, “Bu ürünü alanlar şunu da aldı” modülleri veya abonelik modelleriyle AOV’yi yükseltebilirsiniz. Hediye paketi seçenekleri, ücretsiz kargo eşiğinin biraz üzerinde promosyonlar da AOV’yi yukarı çeker. Sonuçta AOV artışı, pazarlama harcamanız aynı kalsa bile gelirinizin artmasına olanak tanır.

2.3. Customer Lifetime Value (CLV – Müşteri Yaşam Boyu Değeri)

Tanım:
CLV, bir müşterinin işletmeyle kurduğu ilişki süresince ortalama ne kadar gelir getireceğini tahmin eder. Bu metrik, tek seferlik satış yerine uzun vadeli müşteri değeri yaratmayı hedefleyen stratejiler için kritiktir.

Formül (Basit Yaklaşım):
CLV = (Ortalama Sipariş Değeri) x (Yıllık Satın Alma Sayısı) x (Müşteri Yaşam Süresi Yılı)

Örneğin daha detaylı formüllerde brüt kâr marjı da hesaba katılır.

Örnek Hesaplama:
Ortalama sipariş değeriniz 50 TL, ortalama bir müşteri yılda 4 kez alışveriş yapıyor ve müşteriyle ilişkiniz ortalama 3 yıl sürüyorsa:
CLV = 50 TL x 4 alışveriş/yıl x 3 yıl = 600 TL


Kitap mağazanızdaki müşteriler genellikle 2-3 yılda birden fazla kez alışveriş yapar. Bir müşteri yılda 4 kere ortalama 50 TL’lik alışveriş yapıyorsa, bu müşteriyi elde tutmak, yeni müşteri kazanmaktan daha kârlıdır. Bu değer, sizlere sadakat programları, kişiselleştirilmiş öneriler veya e-posta pazarlamasıyla müşteri bağlılığını artırmanın ne kadar değerli olduğunu gösterir.


Shopify uygulama mağazasındaki “Lifetimely” gibi CLV hesaplama uygulamalarıyla CLV’yi kolayca ölçebilirsiniz. WooCommerce için de benzer eklentiler mevcuttur. Google Analytics, e-posta pazarlama platformları ve CRM verileriyle müşteri tekrar satın alma davranışını inceleyerek CLV’yi tahmin edebilirsiniz.

Önemi ve İyileştirme:


CLV yüksekse, müşteri sadakati ve memnuniyeti var demektir. Bu da pazarlama maliyetlerinizi düşürür. CLV’yi artırmak için kişiselleştirme, özel indirimler, sadakat programları, hızlı müşteri hizmetleri ve kaliteli ürün/hizmet sunmak gerekir. Uzun vadede CLV’ye odaklanarak müşterilerinizi tekrar alışverişe yöneltebilir, böylece sürdürülebilir kârlılık elde edebilirsiniz.

2.4. Customer Acquisition Cost (CAC – Müşteri Edinme Maliyeti)

Tanım:
CAC, yeni bir müşteriyi kazanmak için yaptığınız pazarlama ve satış harcamalarının ortalama maliyetidir. Yeni müşterileri çekmek için ne kadar harcadığınızı bilmek, pazarlama stratejilerinizi optimize etmek için kritiktir.

Formül:
CAC = Toplam Pazarlama Harcaması / Yeni Kazanılan Müşteri Sayısı

Örnek Hesaplama:
Bu ay reklam, içerik üretimi, e-posta kampanyaları gibi pazarlama masraflarınız toplam 10.000 TL. Bu dönemde 200 yeni müşteri kazandınız:
CAC = 10.000 TL / 200 = 50 TL

Kitap mağazanız için Google Ads, Instagram reklamları ve influencer işbirlikleri yaptınız. Toplamda 10.000 TL harcayıp 200 yeni müşteri kazandınızsa bir yeni müşteri size 50 TL’ye mal oldu. Eğer ortalama sepet değeriniz 50 TL ise, ilk satışta başa baş noktadasınız. CLV’yi artırarak ikinci, üçüncü alışverişte kâra geçebilirsiniz.


Shopify’da her kampanya için UTM parametreleri ekleyip Google Analytics üzerinden yeni müşteri sayısını izleyebilirsiniz. WooCommerce entegrasyonunda da benzer şekilde kaynak/kanal bazlı yeni müşteri takibi yapmak mümkündür. Reklam platformlarının maliyet raporları ve e-ticaret analizleri birleştirilerek CAC bulunur.

Önemi ve İyileştirme:


CAC, pazarlama kanal verimliliğini ölçmede hayati önem taşır. CAC’nin CLV’den düşük olması idealdir; böylece uzun vadede kâr edersiniz. CAC’yi düşürmek için hedeflemeyi iyileştirmek, düşük maliyetli pazarlama kanallarına yönelmek, SEO gibi organik kanalları güçlendirmek veya dönüşüm oranını artırmak gerekir. CAC’yi izlemek, pazarlama bütçenizi daha verimli kullanmanızı sağlar.


2.5. Return on Ad Spend (ROAS – Reklam Harcamasının Getirisi)

Tanım:
ROAS, reklam harcamalarınızdan elde ettiğiniz gelirin harcadığınız tutara oranını gösterir. 1 TL harcayıp kaç TL geri kazanıyorsunuz? Reklam kampanyalarının kârlılığını ölçmek için kullanılır.

Formül:
ROAS = (Reklamdan Elde Edilen Toplam Gelir / Reklam Harcaması) x 100

Örnek Hesaplama:
Google Ads’e 2000 TL harcadınız ve bu kampanya üzerinden 8000 TL’lik satış yaptınız:
ROAS = (8000 / 2000) x 100 = %400


Kitap mağazanızda bir Google Ads kampanyası yürüttünüz. Her 1 TL reklam harcaması size 4 TL satış getiriyor. Bu kampanya kârlı görünüyor. Eğer AOV’nuz ve kâr marjınız uygunsa, kampanyayı ölçeklendirebilirsiniz. Ancak ROAS %100 veya daha düşükse (1’e 1 geri dönüş), kâr etmiyor olabilirsiniz. Bu durumda reklam metninizi, hedeflemenizi veya teklif stratejinizi gözden geçirmelisiniz.


Shopify ve WooCommerce sitelerinizde Google Analytics veya Facebook Ads Manager gibi platformlarda UTM etiketleri ve piksel takibi yaparak reklam kaynaklı geliri ölçebilirsiniz. ROAS değerini bu raporlardan almak kolaydır. Shopify’ın kendi raporlama araçları veya üçüncü parti uygulamalarla da ROAS hesaplaması yapılabilir.

Önemi ve İyileştirme:


ROAS, hangi reklam kampanyalarının kârlı olduğunu anlamanızı sağlar. ROAS’ı artırmak için reklam metinlerini test etmek, hedef kitleyi daraltmak veya yeniden pazarlama (retargeting) stratejileri uygulamak mümkündür. Yüksek ROAS, pazarlama bütçenizi doğru yerde kullandığınızı gösterir ve büyümeyi destekler.

2.6. Cart Abandonment Rate (Sepet Terk Oranı)

Tanım:


Sepet Terk Oranı, ürünleri sepete ekleyen ancak satın almadan çıkan ziyaretçilerin yüzdesini gösterir. Bu oran yüksekse, ödeme sürecinde sorunlar, ek maliyetler veya güvensizlik gibi etkenler olabilir.

Formül:
Sepet Terk Oranı (%) = [(Sepete Ürün Ekleyen Ziyaretçi Sayısı – Satın Alma Yapan Ziyaretçi Sayısı) / Sepete Ürün Ekleyen Ziyaretçi Sayısı] x 100

Örnek Hesaplama:
1000 kişi sepete ürün ekledi, 300’ü satın aldı:
Sepet Terk Oranı = ((1000 – 300)/1000) x 100 = %70


Kitap sitenizde kullanıcılar ürünü sepete atıyor ama satın almadan çıkıyorsa belki kargo ücreti yüksek, belki ödeme adımlarınız çok karışık veya site yavaştır. Bunu fark edip ücretsiz kargo limiti belirleyerek, tek sayfalık hızlı ödeme yaparak veya misafir alışverişi sunarak oranı düşürebilirsiniz. Hatırlatma e-postaları veya retargeting reklamlarıyla sepetini terk edenleri geri çağırmak da mümkündür.


Shopify analitik ekranında “Abandoned Carts” raporları bulunmaktadır. Buradan kaç kullanıcının sepeti terk ettiğini görüp, e-posta hatırlatma özelliğiyle otomatik mailler yollayabilirsiniz. WooCommerce için benzer eklentiler (Abandoned Cart Lite) mevcuttur. Google Analytics de Goal Funnel (Huni) raporlarıyla hangi adımda terk yaşandığını gösterir.

Önemi ve İyileştirme:


Terk oranını düşürmek doğrudan satış artışı sağlar. Ödeme sürecini sadeleştirmek, güvenlik rozetleri kullanmak, indirim veya kupon sunmak, hızlı kargo seçenekleri veya konuk (guest) ödeme imkânı vermek bu oranı düşürür. Düşük sepet terk oranı, dönüşüm huninizdeki sızıntıları kapatır ve gelir artışınızı destekler.


2.7. Bounce Rate (Hemen Çıkma Oranı)

Tanım:


Hemen Çıkma Oranı, bir ziyaretçinin siteye girip başka hiçbir etkileşim veya sayfa görüntülemesi yapmadan siteden ayrılma yüzdesidir. Yüksek bir bounce rate, sayfanızın içeriğinin, hızının veya kullanıcı deneyiminin ziyaretçi beklentisini karşılamadığını gösterir.

Formül:
Hemen Çıkma Oranı (%) = (Tek Sayfa Ziyareti Olan Oturum Sayısı / Toplam Oturum Sayısı) x 100

Örnek Hesaplama:
1000 oturumun 400’ü sadece tek sayfa görüntüleyip çıkmışsa:
Hemen Çıkma Oranı = (400/1000) x 100 = %40


Kitap mağazanızın ana sayfasına Google’dan gelen ziyaretçilerin %50’si hemen çıkıyorsa, belki sayfa hızı yavaştır, belki tasarım karışıktır, belki ziyaretçi aradığı bilgiye ulaşamamaktadır. Sayfa yükleme hızını artırarak, kategori menülerini daha belirgin hale getirerek veya ilgi çekici banner’lar kullanarak bu oranı düşürebilirsiniz.


Google Analytics veya GA4 entegrasyonu, Shopify ve WooCommerce sitenizde hemen çıkma oranını izleyebilir. WordPress için Google Site Kit gibi eklentilerle Analytics verisine ulaşabilirsiniz. Düşük kalite trafik kaynaklarını (spam yönlendirmeler) ayıklamak da gerekebilir.

Önemi ve İyileştirme:


Hemen çıkma oranı yüksekse, ziyaretçi sitede vakit geçirmiyor ve muhtemelen dönüşüm de elde etmiyorsunuz demektir. İyileştirmek için sayfa hızını artırabilir, anlaşılır bir tasarım yapabilir, mobil uyumluluğu gözden geçirebilir veya içeriği anahtar kelime niyetine uygun hale getirebilirsiniz. Düşük hemen çıkma oranı, sitede kullanıcı etkileşimini artırır, dönüşüme giden yolu açar.


2.8. Click-Through Rate (CTR – Tıklanma Oranı)

Tanım:
CTR, bir link veya reklamın görüntülenme (impression) sayısına göre kaç kez tıklandığını ölçer. Pazarlama mesajlarınızın veya reklam kreatiflerinizin ne kadar ilgi çekici olduğunu gösterir.

Formül:
CTR (%) = (Tıklama Sayısı / Gösterim Sayısı) x 100

Örnek Hesaplama:
Google Ads’te 10.000 gösterim aldınız, 100 tıklama gerçekleşti:
CTR = (100/10.000) x 100 = %1


Kitap kategorisi tanıtımı için hazırladığınız bir banner reklamda CTR %0,5 ise, mesaj veya tasarım yeterince çekici değil. Belki başlığı değiştirerek, indirim oranını vurgulayarak veya daha iyi hedefleme yaparak CTR’yi artırabilirsiniz. Daha yüksek CTR, ilgi gören içerik anlamına gelir.


Shopify için Facebook Ads, Google Ads raporları veya e-posta pazarlama aracınızda (MailChimp, Klaviyo) link bazlı CTR ölçülür. WooCommerce sitenizde de benzer entegrasyonlar yapabilirsiniz. Ayrıca Google Search Console organik arama sonuçlarınızdaki CTR’yi gösterir, meta başlık ve açıklamaları optimize ederek organik CTR’nizi de yükseltebilirsiniz.

Önemi ve İyileştirme:


CTR, pazarlama mesajınızın ilk dokunuş etkinliğini ölçer. Düşük CTR, hedef kitlenize uygun olmayan veya ilgisiz bir mesajınız olduğunu gösterir. Başlıkları test etmek, görsel öğeleri iyileştirmek, hedef kitlenizi daraltmak ya da zamanlama faktörlerini değiştirmek CTR’yi artırır. Yüksek CTR, dönüşüm huninizin ilk adımında başarınızı yükseltir.


2.9. Cost Per Click (CPC – Tıklama Başına Maliyet)

Tanım:
CPC, reklam kampanyalarında her tıklama için ödediğiniz ortalama ücreti gösterir. Maliyetinizi kontrol altında tutmak ve aynı zamanda kaliteli trafik çekmek için önemlidir.

Formül:
CPC = Toplam Reklam Harcaması / Toplam Tıklama Sayısı

Örnek Hesaplama:
2000 TL reklam harcaması, 1000 tıklama aldıysanız:
CPC = 2000 TL / 1000 = 2 TL/tıklama


Kitap mağazanızda, roman kategorisi için Google Ads kampanyası açtınız. Her tıklamaya ortalama 2 TL ödüyorsunuz. Eğer tıklayanların satın alma oranı yüksekse (dönüşüm oranınız iyi), bu maliyet kabul edilebilir. Ancak dönüşüm düşükse CPC’yi düşürmek için anahtar kelimeyi daraltmak, negatif anahtar kelimeler eklemek veya kalite skorunu artırmak gerekir.


Facebook Ads, Google Ads gibi platformlarda CPC verisi doğrudan sunulur. Shopify ve WooCommerce sitenize gelen trafiğin kaynağını analiz ederek hangi kampanyadan gelen tıklamanın ne kadar maliyeti olduğunu raporlayabilirsiniz. Reklam platformları CPC’yi otomatik hesaplar.

Önemi ve İyileştirme:


CPC, reklam harcamanızın ilk maliyet göstergelerinden biridir. Amaç, uygun maliyetli ve hedeflenmiş tıklamalar almaktır. CPC’yi düşürmek için kalite skorunu artırmak (daha iyi açılış sayfaları, alakalı anahtar kelimeler), teklif stratejilerini değiştirmek, rakip analizi yapmak mümkündür. Düşük CPC, pazarlama bütçenizle daha fazla potansiyel müşteri çekmek anlamına gelir.


2.10. Cost Per Acquisition (CPA – Edinim Başına Maliyet)

Tanım:
CPA, bir müşteri kazanma veya belirli bir eylemi tamamlama maliyetini gösterir. Dönüşüm odaklı kampanyaların verimliliğini ölçmek için kullanılır.

Formül:
CPA = Toplam Reklam Harcaması / Gerçekleşen Dönüşüm Sayısı

Örnek Hesaplama:
2000 TL harcadınız ve 50 satış elde ettiniz:
CPA = 2000 TL / 50 = 40 TL


Kitap mağazanız için bir indirim kampanyası yaptınız. Reklamlara 2000 TL harcadınız, 50 yeni sipariş elde ettiniz. Her sipariş size 40 TL’ye mal oldu. Eğer ortalama kâr marjınız bu tutarı karşılıyorsa kampanya mantıklı. Karşılamıyorsa hedeflemeyi, teklifi veya site deneyiminizi iyileştirmeniz gerekir.


E-ticaret izleme kodlarını Google Analytics’e entegre ederek her reklam kampanyasının kaç dönüşüm sağladığını görebilirsiniz. Reklam platformlarındaki hedefli kampanyalar (örneğin Google Ads’te Smart Bidding ile hedef CPA) CPA’yi düşük tutmaya çalışır. Shopify ve WooCommerce’te satışlarınızı Analytics ile eşleştirdiğinizde CPA hesaplaması kolaylaşır.

Önemi ve İyileştirme:


CPA, tam olarak ne kadar harcayıp ne elde ettiğinizi gösterir. CAC’ye benzer ama genellikle tek bir kampanya bazında değerlendirilir. CPA’yı düşürmek için hedeflemeyi iyileştirmek, kreatifleri test etmek, dönüşüm hunisini sadeleştirmek, ödeme sürecini hızlandırmak ve müşteri segmentasyonunu geliştirmek mümkündür. Düşük CPA, kârlı büyüme için esastır.

2.11. Returning Visitor Rate (Geri Gelen Ziyaretçi Oranı)

Tanım:
Geri Gelen Ziyaretçi Oranı, sitenizi daha önce ziyaret etmiş kullanıcıların tekrar ziyaret etme yüzdesidir. Bu, marka sadakatinin ve ilgi çekici içeriğin göstergesidir.

Formül:
Geri Gelen Ziyaretçi Oranı = (Geri Dönen Ziyaretçi Sayısı / Toplam Ziyaretçi Sayısı) x 100

Örnek Hesaplama:
10.000 ziyaretçinin 3000’i sitenize tekrar gelmiş olsun:
Geri Gelen Ziyaretçi Oranı = (3000/10.000) x 100 = %30


Kitap mağazanızı bir kez ziyaret eden kullanıcıların %30’u geri dönüyor. Bu iyi bir işaret; demek ki sitenizde ilgi çekici bir deneyim sunmuşsunuz. Belki blog yazılarınız, tavsiye motorunuz veya e-posta bülteniniz kullanıcıları tekrar geri çekiyor. Bu oranı artırarak uzun vadede sadık bir müşteri tabanı oluşturabilirsiniz.


Google Analytics, Shopify Analytics veya WooCommerce Analytics üzerinden yeni vs. returning visitor segmentlerini inceleyebilirsiniz. Bu raporlar sitenizin kullanıcıları ne kadar tekrar çektiğini gösterir. İlgili içerik, kişiselleştirme, e-posta pazarlaması veya push bildirimleri geri dönüş oranını yükseltebilir.

Önemi ve İyileştirme:


Geri gelen ziyaretçi oranı yüksekse, müşteri bağlılığına işaret eder. Bu, müşteri başına pazarlama maliyetini düşürür. İçerik pazarlaması, sosyal medya etkileşimi, sadakat programları, kişiselleştirilmiş öneriler, kullanıcı yorumları ve hızlı müşteri hizmetleri geri dönüşleri artırır. Sonuçta, geri dönen ziyaretçiler zamanla dönüşüme daha yatkın hale gelir.

2.12. Email Open Rate (E-posta Açılma Oranı)

Tanım:
E-posta pazarlamasında gönderdiğiniz bir kampanya veya bültenin kaçının açıldığını gösteren yüzde değerdir. Gönderdiğiniz 100 e-postadan kaçı açıldı?

Formül:
Açılma Oranı (%) = (Açılan E-posta Sayısı / Gönderilen E-posta Sayısı) x 100

Örnek Hesaplama:
10.000 e-posta gönderdiniz, 2.000’ini açtılar:
Açılma Oranı = (2000/10.000) x 100 = %20


Kitap mağazanızın haftalık bülteninde %20 açık oranınız var. Konu satırınızı daha ilgi çekici hale getirir, gönderen ismini markanızla özdeşleştirir veya segmentasyon yaparsanız bu oran %30’a çıkabilir. Böylece daha fazla kişi kampanyalarınızı görecektir.


MailChimp, Klaviyo, SendinBlue gibi e-posta pazarlama araçlarıyla Shopify veya WooCommerce sitenizi entegre edebilirsiniz. Bu araçlar e-postaların kaçının açıldığını otomatik olarak raporlar. Başarılı e-posta pazarlaması, kullanıcıların markanıza olan ilgisini sürekli canlı tutar.

Önemi ve İyileştirme:


Yüksek açık oranı, konu satırınızın, gönderim zamanlamanızın ve marka güvenilirliğinizin iyi olduğuna işaret eder. Açılma oranını artırmak için aboneleri segmentleyin, kişiselleştirilmiş konu satırları kullanın, testler yapın. Yüksek open rate, mesajlarınızın kullanıcılarca görülme şansını artırır ve bu da tıklanma ve dönüşüm oranlarını yükseltir.

2.13. Email Click-Through Rate (E-posta Tıklanma Oranı)

Tanım:
E-postanızı açan kullanıcıların içindeki linklere tıklama yüzdesini gösterir. Açılma oranı yüksek olsa bile tıklanma düşük olabilir. Bu oran içeriğin ne kadar ilgi çekici ve yönlendirici olduğunu ölçer.

Formül:
E-posta CTR (%) = (Tıklama Sayısı / Açılan E-posta Sayısı) x 100

Örnek Hesaplama:
2.000 açılan e-posta var, linklere 100 tıklama oldu:
E-posta CTR = (100/2000) x 100 = %5


Kitap bülteninizde yeni çıkan kitaplar için link verdiniz. Açma oranı %20 ama CTR %5 ise, yeterince cezbedici bir CTA veya teklif sunmamış olabilirsiniz. Belki “Yeni Çıkanlara Göz At” butonunu öne çıkararak, indirim kodu ekleyerek CTR’yi %10’a çıkarabilirsiniz.


E-posta servis sağlayıcılar (Klaviyo, MailChimp) entegre olduğunda Shopify veya WooCommerce sipariş sayfalarına link verir. Bu servisler hangi linkin kaç kez tıklandığını raporlar. Böylece hangi ürünlerin, hangi buton tasarımlarının daha etkili olduğunu görebilirsiniz.

Önemi ve İyileştirme:


E-posta CTR, e-posta içeriğinin kalitesini, metin ve görsel öğelerin çekiciliğini gösterir. CTA metinlerini test ederek, e-posta içeriğini kısaltıp odaklanarak veya segmentasyona dayalı içerik sunarak CTR’yi artırabilirsiniz. Yüksek CTR, e-postalarınızın gerçekten trafik ve dönüşüm sağladığını kanıtlar.

2.14. Net Promoter Score (NPS)

Tanım:
NPS, müşterilerin markanızı 0-10 arasında bir ölçekte başkalarına tavsiye etme olasılığını ölçer. Sadık müşterilerinizi, ilgisiz müşterilerden ayırır.

Formül:
NPS = %Promoter – %Detractor
(Promoter = 9-10 puan verenler, Detractor = 0-6 puan verenler)

Örnek Hesaplama:
100 ankete katılanın 40’ı 9-10 puan verdi (Promoter %40), 20’si 0-6 puan verdi (Detractor %20):
NPS = 40% – 20% = +20


Kitap mağazanızdaki müşteri anketinde, çoğu kullanıcı memnun, bir kısmı ise yüksek kargo ücreti nedeniyle düşük puan veriyor. NPS’niz +20 çıkıyor. Müşteri hizmetlerini iyileştirmek, fiyat politikalarını gözden geçirmek NPS’yi artırabilir. Yüksek NPS, ağızdan ağıza pazarlama potansiyelini yükseltir.


Shopify’da “Delighted” gibi uygulamalarla NPS anketleri yapabilir, WordPress’te “Hotjar” veya “SurveyMonkey” entegre edebilirsiniz. Müşteriler sipariş sonrası ankete yönlendirilir. Sonuçlar pazarlama stratejinizi, müşteri deneyimini geliştirmede rehber olur.

Önemi ve İyileştirme:


NPS yüksekse marka sadakati ve müşteri memnuniyeti güçlüdür. Bu da yeniden pazarlama maliyetlerini düşürür, müşteri ömrünü uzatır. Düşük NPS ise iş süreçlerinde köklü değişiklik gerektiğini işaret eder. Ürün kalitesini artırmak, teslimat hızını iyileştirmek, müşteri desteğini güçlendirmek ve sadık müşterilere ödüller vermek NPS’yi yükseltir.

2.15. Session Duration (Oturum Süresi)

Tanım:
Oturum Süresi, ziyaretçilerin sitede ortalama ne kadar zaman geçirdiğini gösterir. Uzun süre, kullanıcıların içeriği veya ürünleri ilgiyle incelediğini, siteye değer verdiğini işaret eder.

Formül:
Oturum Süresi, genellikle analitik araçlarda otomatik hesaplanır: Toplam Oturum Süreleri / Oturum Sayısı

Örnek Hesaplama:
Toplam oturum süresi 50.000 saniye, 1000 oturum varsa
Ortalama Oturum Süresi = 50.000 sn / 1000 = 50 sn


Kitap mağazanızda kullanıcılar ortalama 50 saniye geçiriyorsa, belki kitap açıklamalarınız kısa veya yetersiz. Ürün sayfalarına detaylı açıklamalar, ön izleme PDF’leri, yazar bilgileri ekleyerek oturum süresini 70-80 saniyeye çıkarabilirsiniz. Böylece dönüşüm şansını artırırsınız.


Google Analytics veya GA4 ile Shopify ya da WooCommerce tabanlı sitenizin ortalama oturum süresini ölçebilirsiniz. Site içi arama, blog yazıları, kategori sayfaları da oturum süresini etkiler. Kullanıcı deneyimini geliştiren her adım oturum süresini yükseltir.

Önemi ve İyileştirme:


Oturum süresi, kullanıcıların içeriğinize ne kadar dahil olduğunu gösterir. Site hızı, mobil uyumluluk, ilgi çekici içerik, ilgili ürün önerileri gibi çalışmalar oturum süresini artırır. Uzayan oturum süresi genellikle daha yüksek dönüşüm ihtimalini beraberinde getirir.

2.16. Pages per Session (Oturum Başına Sayfa Sayısı)

Tanım:
Bu metrik, bir oturumda görüntülenen ortalama sayfa sayısını gösterir. Yüksek bir değer, kullanıcıların sitenizi detaylıca incelediğini, farklı ürünlere göz attığını ifade eder.

Formül:
Oturum Başına Sayfa = Toplam Görüntülenen Sayfa Sayısı / Toplam Oturum Sayısı

Örnek Hesaplama:
5000 sayfa görüntülendi, 1000 oturum var:
Pages/Session = 5000 / 1000 = 5 sayfa/oturum


Kitap sitenizde 1-2 sayfa yerine ortalama 5 sayfa görüntüleme, kullanıcıların farklı kitap türlerini araştırdığını, blog makalelerini okuduğunu gösterir. Bu durum, keşfetmeye değer içerik sunduğunuzu gösterir. Öneri motorları, alakalı kategoriler, benzer yazar önerileri bu değeri artırır.


Google Analytics ile Shopify veya WooCommerce sitenizde kolayca ölçülür. Menü yapısı, kategori sayfalarının düzeni, site içi arama işlevi sayfa görüntüleme sayısını etkiler. İyi yapılandırılmış bir site daha fazla sayfa gezinmesini sağlar.

Önemi ve İyileştirme:


Daha fazla sayfa görüntüleme, markaya olan ilginin derin olduğunu gösterir. İlgili ürün önerileri, “Bu Ürünü Alanlar Şunları da Aldı” bölümleri, kapsamlı içerik kütüphanesi Pages per Session’ı yükseltir. Bu durum, hem marka bilinirliğini artırır hem de dönüşüme giden süreci destekler.

2.17. Traffic by Channel (Kanal Bazlı Trafik)

Tanım:
Farklı kaynaklardan (Organik arama, Ücretli reklam, Sosyal medya, E-posta, Referral vb.) gelen ziyaretçi sayısını analiz eder. Hangi kanalın trafik getirdiğini anlamak stratejik kararlar için önemlidir.

Formül:
Bu metrik bir oran olmayıp kanal bazında ziyaretçi sayılarının karşılaştırılmasıyla değerlendirilir. Her kanalın toplam trafik içindeki payı raporlanır.

Örnek Hesaplama:
Aylık trafik: 10.000 organik, 5.000 ücretli reklam, 2.000 sosyal, 3.000 e-posta
Toplam = 20.000 ziyaret
Organik pay = (10.000/20.000) x 100 = %50 vb.


Kitap mağazanıza gelen trafiğin %50’si organik aramadan, %25’i Google Ads’ten, %10’u sosyal medyadan, %15’i e-postadan geliyor diyelim. Organik kaynaklar güçlüyse SEO yatırımlarınız meyve vermiştir. Ücretli kanal etkili ise belki bütçeyi artırabilirsiniz. Sosyal zayıfsa, içerik stratejisini yeniden ele almalısınız.


Google Analytics veya benzeri analiz araçları kanallara göre trafik segmentasyonu sunar. Shopify’ın yerleşik analizleri, WooCommerce raporları ve UTM etiketleriyle kanalları izlemek mümkündür. Böylece hangi kanalın daha değerli olduğunu görüp kaynaklarınızı optimize edebilirsiniz.

Önemi ve İyileştirme:


Kanal bazlı trafik analizi, pazarlama bütçenizi doğru yönlendirmenizi sağlar. Organik arama güçlüyse SEO çalışmalarınızı artırabilir, e-posta trafiği zayıfsa bültenlerinizi iyileştirebilirsiniz. Her kanalı ayrı ayrı değerlendirerek, genel stratejinizi daha net belirlersiniz.

2.18. Revenue by Channel (Kanal Bazında Gelir)

Tanım:
Hangi kanalın ne kadar gelir ürettiğini gösterir. Trafik tek başına yeterli değildir; asıl önemli olan hangi kanalın satışa dönüşüp kâr getirdiğidir.

Formül:
Belirli bir kanal kaynaklı toplam geliri ölçmek için analitik araçlarda E-ticaret izleme yapılandırılır.
Oran olarak: Kanal Bazlı Gelir Oranı = (Kanalın Ürettiği Gelir / Toplam Gelir) x 100

Örnek Hesaplama:
Toplam gelir 100.000 TL, organik aramadan 40.000 TL, ücretli reklamdan 30.000 TL, e-postadan 20.000 TL, sosyal medyadan 10.000 TL:
Organik gelir oranı = (40.000/100.000) x 100 = %40


Kitap mağazanızda organik trafik hem fazla ziyaretçi hem de en yüksek geliri sağlıyorsa, SEO yatırımlarınızı sürdürün. Sosyal medya çok trafik getiriyor ama düşük gelir sağlıyorsa, sosyal kampanyalarınızı iyileştirin veya farklı içerik stratejileri deneyin.


Google Analytics E-ticaret izleme veya Shopify’ın “Sales by marketing channel” raporlarıyla kanal bazlı geliri izleyebilirsiniz. WooCommerce’de de benzer şekilde E-ticaret izleme ayarı yaparak hangi kanalın ne kadar satış getirdiğini görebilirsiniz.

Önemi ve İyileştirme:


Kanal bazında gelir analizi, hangi pazarlama kanallarının gerçek anlamda işinize değer kattığını ortaya koyar. Böylece bütçenizi en çok gelir getiren kanal veya kampanyalara yönlendirerek kârlılığı yükseltebilirsiniz. Kanallar arası karşılaştırma stratejik optimizasyonlar için rehberdir.

2.19. Repeat Purchase Rate (Tekrar Satın Alma Oranı)

Tanım:
İlk kez satın alma yapan müşterilerin daha sonra tekrar alışveriş yapma oranını ölçer. Sadık müşteri oluşturmanın göstergesidir.

Formül:
Tekrar Satın Alma Oranı = (Tekrar Alışveriş Yapan Müşteri Sayısı / Toplam Müşteri Sayısı) x 100

Örnek Hesaplama:
1000 müşteriden 200’ü tekrar alışveriş yaptı:
Tekrar Satın Alma Oranı = (200/1000) x 100 = %20

Gerçekçi Senaryo Örneği:


Kitap mağazanızda %20 müşteri tekrar alışveriş yapıyorsa, bu fena değil. Daha önce beğendiği yazarın yeni kitabını, özel indirim kuponlarıyla hatırlatırsanız bu oranı %30’a çıkarabilirsiniz. Bu da CLV’yi artırır ve pazarlama maliyetinizi düşürür.


Shopify’da müşteri raporları, WooCommerce’de benzer analizler tekrar satın alma davranışını gösterir. Müşteri segmentasyonu yaparak ilk kez alandan tekrar alana geçiş oranlarını ölçebilirsiniz. Sadakat programları, kişiselleştirilmiş e-postalar ve hatırlatma SMS’leri de bu metriği iyileştirir.

Önemi ve İyileştirme:


Tekrar satın alma oranını yükseltmek, müşteri başına değeri artırır. Reklam harcamasını sabit tutarken gelir artar. Müşterilere sadakat programları, özel kuponlar, kişisel öneriler sunmak, mükemmel müşteri hizmeti sağlamak bu oranı artırır. Yüksek tekrar oranı, sürdürülebilir büyümeye kapı açar.

2.20. Newsletter Subscription Rate (Bülten Abonelik Oranı)

Tanım:
Site ziyaretçilerinin bülteninize abone olma yüzdesini ölçer. E-posta listesi, düşük maliyetli ve etkili bir pazarlama kanalıdır.

Formül:
Abonelik Oranı (%) = (Yeni Abone Sayısı / Toplam Ziyaretçi Sayısı) x 100

Örnek Hesaplama:
10.000 ziyaretçiden 300’ü abone oldu:
Abonelik Oranı = (300/10.000) x 100 = %3


Kitap sitenizde %3 abonelik oranı varsa, pop-up tasarımını iyileştirerek, “İlk alışverişte %10 indirim” gibi teşvikler sunarak oranı %5’e çıkarabilirsiniz. Bu sayede zamanla geniş bir e-posta listesi oluşturur, sadık bir kitle edinirsiniz.


Shopify’da bülten formu için uygulamalar (Privy, Klaviyo forms) mevcuttur. WooCommerce sitenizde de MailPoet, MailChimp for WooCommerce gibi eklentiler kullanılabilir. Bu araçlar abonelik sayısını izler ve geliştirmenize yardımcı olur.

Önemi ve İyileştirme:


Abonelik oranı, pazarlama mesajlarınızı doğrudan iletebileceğiniz bir kanal oluşturmanızı sağlar. Yüksek oran, değerli içerik veya teklif sunduğunuzu gösterir. Segmentasyon, kişiselleştirme, sık gönderim sıklığını ayarlama ve kaliteli içerik oluşturma bu oranı artırır. Zamanla bülten listesi, tekrar alışverişe dönüşen sadık müşteriler yaratır.

3. ETKİN KPI’LARLA SATIŞI ARTIR ,MALİYETLERİ AZALT 

E-ticaret dünyasında rekabet hızla artarken, işletmelerin kalıcı başarı sağlaması, sahip oldukları verilere dayanarak esnek ve yenilikçi kararlar almasına bağlıdır. Bu noktada KPI’lar (Key Performance Indicators), yani Anahtar Performans Göstergeleri, çevik ve sonuç odaklı bir yönetim anlayışının temel taşı olarak karşımıza çıkar. Dijital pazarlama kampanyaları, ürün stratejileri ve müşteri memnuniyetini artırmaya yönelik girişimler dâhil olmak üzere, kurumsal faaliyetlerinizi somut ve ölçülebilir verilere indirgeme fırsatını sunarlar. Peki, tüm bu metrikleri topladıktan sonra onlardan nasıl yararlanabilir, işinizi nasıl daha sağlıklı bir şekilde değerlendirebilir ve geleceğe dair kararlarınızı ne şekilde şekillendirebilirsiniz?

Öncelikle, topladığınız KPI verilerini düzenli aralıklarla gözden geçirmeye ve raporlamaya özen göstermelisiniz. Haftalık, aylık veya çeyreklik toplantılarda, dönüşüm oranı, sepet ortalaması, müşteri edinme maliyeti, ROAS gibi kritik göstergeleri takımınızla birlikte değerlendirerek işinizin tam olarak nerede güçlü, nerede zayıf olduğunu tespit edebilirsiniz. Örneğin, sepet terk oranının aniden yükseldiği bir dönemde, checkout sayfalarınızda ya da ödeme yöntemlerinizde bir problem yaşanıp yaşanmadığını hızlıca analiz edebilirsiniz. Aynı şekilde, reklam harcamasının getirisi (ROAS) düşük seyrediyorsa hedeflemeyi, bütçe dağılımını veya reklam kreatiflerinizi yeniden ele almalısınız.

İkinci adım olarak, KPI’larınızı izlerken elde ettiğiniz içgörüleri aksiyona dönüştürmeniz gerekir. Salt rakamları görmek ve “Bu ay sepet ortalaması 120 TL’ye düşmüş” demek yeterli değildir. Neden düştüğünü anlamak ve nasıl yükselebileceğine dair hipotezler geliştirmek, gerçek dönüşümü sağlayacak yaklaşımlardır. Örneğin, sepet ortalamasının gerilemesi, çapraz satış (cross-sell) önerilerinin zayıf olması veya paket kampanyalarının yetersiz tanıtımıyla ilişkili olabilir. Bu tespitten sonra, upsell ve bundle stratejilerinizi gözden geçirerek müşterilerinize daha cazip teklifler sunabilir ve ortalama sipariş değerini yeniden yukarı çekebilirsiniz.

Üçüncü olarak, bu değerlendirme sürecine takım ruhunu katmak çok önemlidir. Farklı departmanların (pazarlama, satış, müşteri hizmetleri, IT gibi) KPI’lara birlikte odaklanması, kurumsal hedeflerin bütüncül bir bakış açısıyla ele alınmasını sağlar. Tüm birimlerin aynı hedeflere ve metriklere odaklanması, iş birliğini geliştirir, veri paylaşımını hızlandırır ve çözümlerinizin etkisini maksimize eder. Örneğin, pazarlama ekibi, Google Analytics üzerinde dönüşüm hunisi verilerini detaylı incelerken, müşteri hizmetleri ekibi de gelen çağrı ve şikâyetlerin sebeplerini raporlayabilir. Bu sayede sepet terk nedenleri veya müşteri tekrar satın alma oranının düşme sebepleri çok daha net biçimde ortaya çıkar.

Son olarak, KPI’larınızı değerlendirme sürecinde daima esnek ve değişime hazır olmak gerekir. E-ticarette trendler, müşteri beklentileri ve teknolojik imkânlar hızla değişebilir. Bugün çok iyi çalışan bir kampanya, rakiplerin benzer bir teklifle piyasaya girmesiyle yarın etkisini yitirebilir. Bu nedenle, KPI’ları düzenli olarak takip etmenin ve elde ettiğiniz bulguları hızla test ederek yeni stratejiler geliştirmenin, sürdürülebilir büyüme yolunda kritik bir avantaj sağladığı unutulmamalıdır. Sürekli iyileştirme anlayışıyla hareket ettiğinizde, hem müşteri memnuniyetini hem de kârlılığınızı artırarak bir adım öne geçersiniz. Kısacası, KPI’lar size “nereye gideceğiniz” konusunda yol gösteren bir harita sunar; ancak bu haritayı etkili bir şekilde okumak, gerekli manevraları zamanında yapmak ve yeni şartlara hızla uyum sağlamak tamamen sizin elinizdedir.

Sizleri KPI’ların gücüyle tanıştırmak ve e-ticaret operasyonlarınızı uçtan uca büyütmek için heyecanlıyız! Dijital dünyadaki tüm rakamsal verileri anlamlı içgörülere dönüştürmek, işletmenizin dönüşüm oranlarını yükseltmek, müşteri sadakatini artırmak ve pazarlama bütçenizi doğru yerlere yönlendirmek için birlikte yol almak istiyoruz. KPI’larınızı düzenli takip ederek nelerin işe yaradığını, hangi noktalarda iyileştirme yapmanız gerektiğini net biçimde görebilir, böylece en etkin stratejileri hayata geçirebilirsiniz. Unutmayın; doğru analiz edilip aksiyona dönüştürülmeyen veriler, potansiyelinizi sınırlayabilir. Gelin, bu verileri birlikte avantaja çevirelim.

Biz Commerwise ekibi olarak, dijital pazarlama ve e-ticaretteki deneyimlerimizi sizinle paylaşmaya, KPI’larınızı uçtan uca yönetmeye ve her adımda rehberlik etmeye hazırız. İster yeni kurulmuş bir mağaza olun ister köklü bir işletme, veri odaklı stratejilerimizle büyüme yolculuğunuza ivme kazandırmak istiyoruz. Daha yüksek dönüşüm oranları, daha mutlu müşteriler ve daha kârlı bir e-ticaret ekosistemi için bize güvenebilirsiniz. Sizin başarınız, bizim gururumuz. Hemen şimdi bize ulaşın ve birlikte, işinizi hak ettiği seviyeye taşıyalım!

  1. Google Analytics Resmi Dokümantasyonu
    – https://support.google.com/analytics/
  2. Shopify Help Center (Analytics & Reports)
    – https://help.shopify.com/en/manual/reports-and-analytics
  3. BigCommerce Blog (E-commerce Metrics & KPIs)
    – https://www.bigcommerce.com/blog/
  4. HubSpot Marketing Statistics & Reports
    https://research.hubspot.com/
  5. McKinsey & Company Dijital Raporları
    – https://www.mckinsey.com/featured-insights
  6. DataReportal (Digital & Social Stats)
    – https://datareportal.com/reports
  7. Neil Patel Blog (Analytics & Optimization)
    – https://neilpatel.com/blog/
  8. Marketo Resources (Marketing Automation & KPI)
    – https://www.marketo.com/resources/
  9. eMarketer E-commerce Insights
    https://www.emarketer.com/
  10. Hootsuite Social Media Reports
    – https://blog.hootsuite.com/research/
  11. E-commerce Europe Reports
    – https://ecommerce-europe.eu/research/

Sitenizi Satış Makinesine Çevirin

Ziyaretçilerinizi müşteriye dönüştürün. Commerwise CRO hizmetiyle, web sitenizi dönüşüm odaklı optimize ederek satışlarınızı artırıyoruz.